BAL

 BAL — "Balance— Bakiye"nin kısa yazılışı.




Benzer Kavramlar

BAKRAÇ—Bucket —Kömür pasakülünde ya da tarak dubalarında deniz dibini kazmak için kullanılan bakraçlar.
BAKMAK—Tend. Grow—Gemi başının ya da demir zincirinin geminin yönüne göre bulunduğu yön. kumanda etliği, saldığı yön'.'Bkz: “Kumanda2”.


BAKLAVA LEVHA—Diamond plate— Gemi yapımında elemanların bağlanmasında kullanılan baklava şeklinde saç.
BAKLALI RADANSA—Thimble and link— Halkalı radansa.


BAKLA —Link (of a chain) — Zinciri oluşturan değirmi ve yassı halkalar. Ortasında parça bulunuyorsa buna "lokma" denir.
BAKIR KAPLAMA-Sheating. Sheated— Ağaç teknelerin su kesiminden aşağı yapılan bakır kaplama

 BAKIR ÇİVİ—Copper nail—Pas yapmadığından ağaç tekne yapımında kullanılır.

BAKIM TUTUM—Maintenance. Overhaul — Makinelerin, aygıtların, aletlerin bakım kitaplarına göre hizmetlerinin dikkatle yapılması, örneğin yağlanması, çalıştırılması, yeteneklerini koruyup korumadıklarının saptanması.

BAKIM -Up keep. care. Attention.

BAKALARYA ORTA-Horn timber-Teknenin kıç kepçesini oluşturmak üzere ortaya konulan yarım postalar (ıskarmozlar). eğriler.
BAKALARYA BALIĞI—Couch whiting.
BAKALARYA—Counter timber — Teknenin kıç kepçesini oluşturmak üzere konulan yarım postalar (Iskarmozlar). Kıç omuzluklarda bulunanlara "Yon bakalaryası" denir.
BAHRİYE SUBAYI-Naval officer -Deniz subayı Savaş gemilerinde ve Bahriyenin kara hizmetlerinde görevli subaylar.
BAHRİYE SİLAH ENDAZLARI—The Mariners.
BAHRİYE BAKANLIĞI—Department of the Navy. Navy Department.
BAHRİYE BAKANI FORSU-Secretary of the Navy’s flag.
BAHRİYE BAKANI — Secretary of the navy.
BAHRİYE ASKERİ-Naval forces (sailors mariners).

BAHRİAHMER-Red Sea-Kızıldeniz.
BAHAR AÇISI —Right ascension—Metali (matali) müstakime. Dik çıkım. Gökcisiminden geçen öğlenin (meridiyenin) ilkbahar noktasından (Aries) geçen öğlene (meridiyene) göre açısal uzaklığı. Saat olarak değerlendirilir ve her saat 15 dereceye eşittir. Bunlar "İlkbahar (Aries) meridiyeninden doğuya doğru 000' den 360^o ye kadar yada 24 saate kadar ölçülür.


BAĞLI OLMAYAN GEMİ— 1 )Unfixed vessEL—Bir işe tahsis edilmemiş gemi. 2)Unmoored vessel— Bir yere halat ya da başka bağlama araçları ile bağlanmamış gemi

 BAĞLARINI ÇÖZMEK - Unlashing— Bosaları, bağlama halatlarını v.b. çözmek, fora etmek.

BAĞLANTI MEKTUBU - Fixing letter— Gemi kiralama simsarı koşullan saptadığında düzenlediği ve koşulların özetini ve esaslarını gösteren yazı.
 BAĞLANTI LEVHALARI-Tie plates- Gemi yapanında kısımlar, parçalar, elemanlar birbirine doğrudan doğruya başlanamadıkları zaman bu tür levhalar elemanları birbirine bağlamak, birleştirmek için kullanılır. Bkz: "Bağlama parçası".

BAĞLANMA—Fixture. Engagement-Kiralama ya da işe alma, başlama.
------------

BALEN — Baleen—Gerçek balinanın ağzından elde edilen balina kemiği.

BALGARISE —l)Paddle walks.Sponsom— Yandan çarklı gemilerde davlumbazların baş ve kıç taraflarındaki çıkmalar. Bkz: "Davlumbaz". 2)Gangwat — Örneğin şehirhatları gemilerinde olduğu gibi yolcuların girip, çıktığı yerler.

BALIK -Fish.

BALIKADAM —Scuba diver. Frogman. Skin diver—Yüzüne taktığı özel bir maske ile. sırtına yüklediği tüplerden hava ya da yararlı gaz alan ya da dışarıdan bir hortumla kendisine hava verilen genellikle yaş ya da kum elbise giyen (elbisesiz de olabilir) dalgıç.

BALIKADAM TÜPÜ —Aqualang. Air bottle— Balık adamın dalışta kullandığı ve içinde basınçlı hava ya da gerekli gaz bulunan tüp. şişe.

BALIK AGl— Fishing net.

BALIKAGZI — Fomalhaut— Güneybalığı’nın a yıldızı.

BALIK AVLAMA -Fishing.

BALIK AVLAMA ALANI-Fishing ground. School.

BALIK AVLAMA HAKKI-Right of fishing.

BALIK AVLAMAK-To Fısh. To angle- Balık tutmak.

BALIK AVLAMA TAKIMI-Fish tackle.

BALIK BIÇAĞI —Fish slice.

BALIK(LAR) BURGU-Pisces. Pisces Australis—Bir takım yıldız ve burcun adı.

BALIKÇI—Fish monger— Balık satan es¬naf.

BALIKÇIBAGI—Fisherman’s bend-Bkz: "Anele bağı"nın değişik bîr şeklidir.