31 Temmuz 2017 Pazartesi

GEMİCİLİK TERİMLERİ P HARFİ ANLAMLAR



PUPA. (Aft.): Bir gemi veya deniz aracının kıç kısmı. PUPADA. (Asterıı): Geminin kıç tarafının dersinde olan birşeyi be- litmek için kullanılan terim. PUPA FENERİ. (Stern light): Seyir halinde bulunan gemilerin kıç taraflarında taşımaya mecbur oldukları geceleyin veya puslu hava¬larda yaktıkları fener. Bu fener, ufkun 135 derecelik (12 kertelik) bir yayı üzerinde kesiksiz bir ışık gösterecek surette yapılmış ve tam pu¬padan itibaren geminin her iki bordasına 67,5 derece (6 kertelik) ye kadar ışık gösterecek ve en az iki mil mesafeden görülebilecek nitelik¬te bir beyaz ışıklı fener olacaktır. PUPA GÖNDERİ. Bak. Kıç gönder. PUS. (Ilaze): Hava içindeki su buharının, nem'in fazla olması sebe¬biyle görüş mesafesinin çok az olduğu hava durumu. PUSULA. (Compass): Geminin üzerinde seyrettiği istikameti gösteren alet. Bak. Cayro Pusula. Mıknatısı Pusula, Miyar Pusula. PUSULA DOLABI. (Compass) (Biıınackle): Pusulaların üzerine otur¬duğu ve üzerinde gerekli tashih çubuklarının bulunduğu sehpa. Pu¬sula Sehpası da denilir. PUSULA GÜLÜ. (Compass rose): Haritalara basılmış ve o bölgenin magnetik sapmasını ve hakiki kuzeye göre yıllık azalıp çoğalmasını gösteren dairevî şekil. PUSULA HATASI. (Compass error): Arızî inhiraf (sapma) ile magne¬tik inhirafın cebirsel toplamı. PUSULA HEDEFESİ. (Azimuth sight vane): Kerteriz almak için pu¬sula tası üzerine oturtulan ve mıknatısı olmayan madenlerden yapıl¬mış ve üzerinde aynası ve kerteriz levhası bulunan alet. PUSULA KARTI. (Compass card): Pusula tası içindeki mıknatısların asıldığı, alüminyumdan yapılmış ve üzerine yıldızdan 000 dereceden, saat yelkovanı istikametinde 360 dereceye kadar derece ve dakika tak¬simatları bulunan yuvarlak kart. Mıknatısî pusulalarda kart üzerinde. PUSULA ROTASI. (Compass coursc): Gemi seyrinde; seyredilmesi gereken hakikî rotanın takibi için deniz, rüzgâr ve akıntıların etkileri dikkate alınarak, verilmesi gerekli önleme verilmek suretiyle pusula¬ya uygulanan rotadır. PUSULA SEHPASI. Bak. Pusula dolabı. PUSULA SUYU. (Liquid compass): İçinde yüzde 45 alkol ve yüzde 55 safsu bulunan karışım. Yeni pusulalarda karışım yerine Varsol de¬nilen bir çeşit yağ kullanılır. PUSULA TANZİMİ. Digavzin devrelerinin magnetik pusulaya olan te¬sirini nötr yapmak için uygulanan işlem. PUSULA TASHİHİ. (Compass adjustmcnt): Pusuladaki arızi sapma¬ları asgarî dereceye indirmek için pusula dolabı üzerinde bulunan mıknatıs çubukları ve küreler vasıtasıyla yapılan düzeltme. Bu dü¬zeltme için sahillere tesis edilmiş özel konumlu direklerden istifade edilir. PUSULA TASI. (Compass bowl): Pusula suyunu, pusula kartım, pusu¬la milini ve gemi pruvasını gösteren işareti içinde bulunduran ve üze¬ri kalın bir cam ile kapatılmış olan yarımküre şeklindeki tas. Pusula tasları mıknatısî olmayan madenlerden yapılırlar. PUTA. (Oars down): Yerine koymak, donatmak manasında kullanılan terim. PUTA KÜREK. (Out oars): Hisa durumunda olan küreklerin palala¬rını suya paralel olacak şekilde filikanın bordaları istikametinde in¬dirmek için verilen komuta. PUVANTAJ. (Tally): Yükün teslimi sırasında gemiye yüklenen balya, paket veya bunlar gibi parçaların puantörler vasıtasıyla sayılması. Parça adetleri üzerinde puantaj farkı varsa bu husus konşimentolara yazılmalıdır. PÜRMEÇE. (Spring): Demir üzerinde yatan bir gemiyi istenilen ta¬rafta sabit tutmak için geminin kıç tarafından zincire verilen halat. PÜRMEÇE TUTMAK. (Mooring chain spriııg): Denizli havalarda de¬mirli bulunan bir gemiye yanaşan araçlara sakin su sağlamak ve ge¬miye giriş çıkışını kolaylaştırmak için pürmeçenin zincire kilitlendik¬ten sonra zincire bir miktar kaloma verilmesi suretiyle geminin rüz- gârüstü bordasının deniz ve rüzgârın geldiği tarafa doğru çevrilmesi¬ne denir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder