16 Ağustos 2017 Çarşamba

V HARFİ İLE BAŞLAYAN GEMİCİ TERİMLERİ




VARAGELE. (To travel hctweeıı t\vo points througlı a rope): İki yer arasında gidip gelmek. VARAGELE BOTU. (A boat traweüing between two points thraugh a ropc): İki yer arasında gidip gelmeyi sağlayan bot. VARAGELE HALATI. (Pass rope): Varagele için iki yer araşma gerilen ve üzerinde tek dilli makaralar bulunan halat. VA R BABANDI RA. (Signalman): Gemiden gemiye, gemiden sahile veya sahilden gemiye simafor veya pırıldakla verilen mesajları okumak, yaz¬mak üzere yetiştirilmiş ve geminin sancakla muhabere işlerini yürüten personel. VARDAKOVA. (Guest rope.): Yan mataforaları ile borda iskelelerinin alt tavaları araşma donatılan ve iskeleye yanaşan araçların baş taraf¬larında bulunan kancacılarm, aracın gemiden açmaması için kancalan ile tuttuklan Mataforaya bağlı olan araçlann rüzgâr ve akıntı sebe¬biyle ayku'ilamamaları için kıç parünalarını bağladıklan aşağı doğru sarkık halat. VARDAKORDA. (Chaffing board): Ana çarmıklara sürtünen selviçe- lerin aşınıp kopmamalan için çarmıklar üzerine konulan oluklu ağaçlar. VARDAMANA. (Manrope): Borda iskelelerine yanaşan araçlardan ge¬miye çıkacaklann tutunmaları için alt tavadaki puntelden sarkıtılan halat. VARDAMANA CEVİZİ. (Double Wall and crown, knot, Manrope knot.): Her kol yanındaki iki kolun üzerinden ve üçüncü kolun altmdan bir defa geçirilmek suretiyle yapılan ceviz. Vardamanaların çımalarına bu ceviz yapılır. VARDASİLO. (Awning curtain): Güvertenin güneşten korunması için tente vardevelesi ile küpeşte veya vardevele telleri araşma ve güverteye dik olarak gerilen tente. VARDEVELE. (Guard rail): Seren yelkenlerini serene bağlamak için serenlerin cundaları arasına donatılan halat veya demir çubuklar. VARDEVELE. (Hand rail): Güvertede bulunan şahısların korunmaları için yalı kütükleri üzerine konulan punteller üzerinden çepe çevre do¬laştırılan tel zincir veya ağaç kütükler/tirizler. VARDEVELE PUNTELİ. (Guard rails): Vardevele halatlarının geçmesi için yalı kütükleri üzerindeki pabuçlara geçirilen ve üzerinde delikleri bulunan puntel. VARDEVELE TELİ. (Guard \\ire): Vardevele puntelleri üzerindeki de-liklerden geçirilen tel. VARDEVELE TİRİZİ. (BREASTWORK): Vardevele puntellerinin en üstünde bulunan tel veya zincir. Tel veya zincir yerine bazı gemilerde ağaç kütükler kullanılır. VARDEVELE ZİNCİRİ. (Guard chain): Vardevele puntelleri üzerindeki deliklerden geçirilen zincir. VARDİYA. (\Vatch): Gemilerin liman ve seyiı* hizmetlerinin görülmesi için gemi personeli tarafından dörder saat süre ile tutulan nöbet. Var¬diyalar 08-12, 12-16, 16-18. 18-20, 20-24, 24-04, 04-08 saatleri arasında tutulur. Bak. Öksüz vardiya. VARDİYA SUBAYI, (Watch officer): Gemilerde gemi komutanının ver-diği seyirle ilgili görevleri yerine getiren, geminin seyir emniyeti için gerekli seyir hesaplarını yapan ve vardiyada bulunan personeli kontrol eden subay. Bu subaylardan güverte hizmetlerini yürütene Güverte vardiya subayı, Makine ile ilgili hizmetleri yürütene Makine vardiya subajı denir. Vardiyalar gemideki personel durumuna göre iki veya üç vardiya üzerinden tutulur. VARDİYAN. (Messenger): Komutan veya vardiya ve nöbetçi subayları tarafından verilen emirleri ilgililere ulaştırmak için seyirlerde köprü- üstünde, limanda demirliyken lumbar ağzmda bulunan personel. Bak. Pasaparola VARDİYAN HALATI. (Bull rope): Uskundura cıvadradan şamandıra¬ya verilen halat. VARIŞ NOKTASI. (Point of destiııation): Seyir maksadının sonunda varılan yer. VARİL ŞAMANDIRA. (Cask buoy): Ufak gemi ve deniz araçlarının bağ-lamaları için varil veya mancanalardan yapılmış şamandıra. VASAT. Bak. Gemi vasatı. VASATI VAKİT. (Mean time.): Vasatı güneşin meridyen altından geç¬tiği anda Ölçülen ve vasati saat açısından oniki saat geri olan vakit. VELEDİBARKA. (Forc topmast stay sail): Pruva ana istiralyası üzeri¬ne açılan üç köşe yelken. VELEİSTİRALYA. (Fore gaff): Pruva direğinin gerisinde bulunan ve üzerine veleistiralya yelkeninin açıldığı yarım seren. VELEİSTİRALYA YELKENİ. (Fore sail): Veleistiralya üzerine açılan dört köşeli yelken. VELENA. (Staysail): Direkler arasındaki istiralyalar üzerine açılan ve açıldıkları direk ve çubukların isimleri ile anılan üç köşeli yelkenler. VENTO. (Guy): Mataforalar ile bumbalann sabit bir istikamette tu¬tulması için cundalarından baş ve kıç tarafa alman sübye veya kaba- sorta donanımlar. Bunlardan baş tarafa kumanda edenine «Baş vento» kıç tarafa kumanda edenine «Kıç vento» denilir. VETA. (Fart of a tackle): Palangadaki halatın makaralar arasında ka¬lan kısımları. VIGLK. Bak. Karga yuvası. VİNÇ. (Winch): Ağır eşyaların ve yüklerin bir yerden bir yere taşın¬ması veya yukarıya kaldırılması için kullanılan sabit veya hareket ede¬bilir araç. VİNÇFENERİ. (Capstain): Gemilerde sahile veya şamandıraya verilen halatın sarıldığı vinç miline tespit edilmiş makara şeklindeki silindir. Vinçler kullanıldıkları yerlere göre ayrı ayrı Lsim alırlar. Bak. Fener VİRA. (Hcave): Irgat, vinç gibi makinelerin işletilmesi için verilen ko¬muta. VİRA DEMİR. (Hcave up the anchor): Limandan hareket edileceği za¬man denizdeki demirin gemij'e alınması için ırgatın çalıştırılarak zin¬cirin ve demirin alınması. VİYA. (Steady): Dümenle döndürülmekte olan bir geminin istenilen rotaya gelindiğinde dümenin bu rotada tutulması için verilen komuta. VOLTA. (Round turu): Verilmiş olan bir halatın gemide kalan kısmını babaya sarmak. VOLTA ALMAK. (To take a t um): İki zincir veya halatın birbirine karışarak sarılması. VOLTA ATMAK. (To hamper): Halat veya zincirleri baba veya koç boynuzu gibi yerlere birkaç kere sararak bağlamak. VOLTALI DÜLGER BAĞI. (Timber hitch): Dülger bağının daha kuwetli olması için yapılan voltalı bağ. VOLTA SEYRİ. (Traverse sailing): Düz bir rota üzerinde seyretmeye¬rek ada, kayalık, rüzgâr gibi sebeplerle değişik rotalar üzerinde yapılan seyir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder