22 Ağustos 2017 Salı

Z HARFİ İLE BAŞLAYAN DENİZCİLİK TERİMLERİNİN AÇIKLAMALARI




ZIMBA ÇEKİCİ. Cıvataları çıkarmakta kullanılan bir tarafı başlı diğer tarafı sivri bir çekiçtir. ZIMBALAMAK. Gerekli görülen çivi başlarını zımba ile gömmek veya her hangi bir sathın her hangi bir noktasını işaret için zımba ile çukur- latmaktır. Zımbaları çakarak delik açmak anlamına da kullanılır. ZIMBA VARAKOLASI. Zımbaları çakmada kullanılan büyük bir nev’i çekiçtir. ZIMPARA KÂĞIDI (Sandpoper): Madenler üzerinde bulunan paslan çıkarmakta ve hafif çizikleri gidermekte ve ağaç satıhları perdah et¬mekte kullanılan üzerlerine cam veya zımpara tozu sıvanmış bez veya kâğıt tabakalara denir. ZIPKIN. (Harpoon): Balina, Yunus, Ada balığı gibi, büyük balıkları av-lamakta kullanılan; birer uçlan damaklı diğer uçları halkalı kargılara denir. ZIPKINCI. Büyük balık avlamada zıpkın atanlara denir. ZIPKIN S AVLUSU. Zıpkınların halkalı uçlanna bağlanan iplere denir. ZIRIL Esnekliği ve dayanıklılığı yüksek bir cins çeliktir. ZIRII GÜVERTE. Savaş gemilerinin kazan, makine, cephanelik, gibi önemli yerlerin üzerine döşenen zırhtan güvertelere denir. ZIRH KUŞAK. Savaş gemilerinin su kesiminden üstünde ve kısmen al-tında borda kısımlarına kaplanan zırh kaplamalara denir. ZIRHLI. Genellikle; hayatî yerleri zırhla korunmuş bir sınıf savaş ge¬misidir. ZIVANA. (Tennon, heeltennon): Dik olarak durması gereken direk veya dikmelerin topuk kısımlarının kare veya yuvarlak şekilde yontulması ile meydana gelen kısım. Zıvanalar iskaçalara geçirilmek suretiyle otur¬tulurlar. ZIVANALI TOP. Birçok zıvanaların iç içe geçirilerekten yapılmış top¬lara denir. ZIRH KULE : Savaş gemilerinde zırhla kuşatılmış kulelere denir. ZIRH DELİCİ MERMİ. (Armor Piercing): Zırhlı hedeflere atılmak üzere dizayn edilmiş rüzgâr başüğı (Rüzgâr Kepi) bulunan dip tapalı ve zırhı deldikten sonra paralayan bir mermi tipidir. ZİFOS. (Pole): Direk şapkası ile kontra kapelesi arasında kalan ve ge-milerde genellikle beyaza boyanan kısım. ZİFT. (Pitch): Çam ve köknar ağaçları ile katrandan çıkan kara zamk¬tan kaynatılarak elde edilen siyah bir madde olup eritilerek kalafatta kullanılır. ZİFT KAZANI. Sitil ismi de verilen ve zift kaynatmakta kullanılan kulplu bakraçlara denir. ZİFTLİ VERNİK. Suya temas eden ve su içinde bulunan borulara ve ahşap gemilerin karinalarına sürülen bir nev’i verniktir. ZİFT TENEKESİ. Armuzlara zift dökmek için ağız tarafı basık, oluk şekline konmuş teneke bakraçlara denir. Zorunlu durumlarda kaba kâ¬ğıttan da yapılıp kullanılmaktadır. ZİKZAK SEYİR. Harp zamanında, harp ve ticaret gemilerinin düşma¬nın uçak ve denizaltı gemilerinden korunmaları için değişik rotalarda ve aralıklı süreler içinde yaptıkları bir seyir şeklidir. ZİNCİFRE. Cıvadan elde olunan ve şellak verniklere katılan kırmızı renkte bir tozdur. ZİNCİR. (Chain): Baklaların birbirine eklenmesi suretiyle meydana ge¬len ve çeşitli maksatlar için kullanılan çekme gücü kuwetli madeni halkalar dizisi. ZİNCİR BAKLASI. (Link): Zinciri oluşturan öğelerdir. ZİNCİR BİTASI. Demir loçalarıyla güverte loçaları arasında bulunan demir üstüvanelere denir. Ağır olan demirlerin süratli akışlarını hafif¬letmek için zincirin volta edilmesine yarar. ZİNCİR BOSA. (Chain brake, Chain stopper): Demirledikten sonra zin¬cir ağırlığının ırgata binmemesi için bir çıması güvertedeki bir mapa¬ya sağlamca kilitlenmiş üzerinde liftin uskuru ve bosa kilidi bulunan kısa zincir. Demir locaya oturduktan sonra ve zincirin üzerinde yapı¬lacak işlemler için bu bosadan yararlanılır. Bak. Bosa ZİNCİR BOYA İŞARETLERİ. Her kilit zincirin sonunda bulunan açılır baklaların her iki tarafındaki baklalara vurulan beyaz boya. Birinci ki¬lidin sonundaki açılır baklanın her iki tarafındaki birer bakla, ikinci kilidin sonundaki açılır baklanın her iki yanındaki ikişer bakla ilh. Beyaza boyanır. Denize hızla akan zincirin ne kadarının denize gittiğini bilmek için gelen kilit üzerindeki bu beyaz baklalar sayılu*. ZİNCİR DİKİŞ. Bir halatla zinciri birbirine eklemekte kullanılan bir nev’i dikiştir. ZİNCİR FIRDÖNDÜSÜ (Chain swivel): Demir ile zincir kilidi arasmda bulunan bu fırdöndü sayesinde demir dönünce zincir gamba almaz. ZİNCİR GOMİNA. (Chain cablc): Gemilerde, demirleme zinciri olarak kullanılan özel yapılmış ve denenmiş zincirlerdir. ZİNCİR GÜVERTE LOCASI. (Chain pipe): Demir zincirinin zincirliğe, ırgattan aşağı inerken içinden geçtiği sağlam yapılı borudur. ZİNCİR KALOMA. (Scope): Demir üzerinde bulunan gemilerin deniz¬de bulunan zincir miktarına denir. Kaloma, demir mevki'ine göre veri¬lir. Bu da genel olarak çok derin olan yerlerde derinliğin beş misli, pek derin olmayan yerlerde derinliğin üç misli olarak kabul edilmiştir. Bu ölçülerde verilen kalomaya (Tam Kaloma) az olana (Kısa Kaloma) denilir. ZİNCİR KASTANYOLASI. Bak. Kastanyola. ZİNCİR KİLİDİ. Zincirlerin bakımlarına ve gerektiğinde değiştirilme¬lerini kolaylaştırmak amacı ile yekpare zincir yerine kullanılan 12,5 ve¬ya 15 kulaçlık uzunluğa ayrılmış zincir bölümüne (BİR KİLİT ZİNCİR) denir. Bu kilit zincirleri birbirine ekleyen aynı bakla boyutunda olan açılır baklalara da (ZİNCİR KİLİDİ) denir. ZİNCİRLtK. (Chain locker, bin): Demir zincirinin bulunduğu sintine¬ye yakın bölmedir. ZİNCİR MAÇASI. (Slip stopper): Zincirden yapılmış özel maçadır. ZİNCİR MİSTAÇO. (CHAIN BOBSTAY): Zincirden yapılmış mistaço- lara denir. Bak. MİSTAÇO ZİNCİR PERÇİN. (Rivetting chain): Bir perçinleme yöntemidir. ZİNCİR SAPAN. (Chain sling): Ağır yüklerin kaldırılması için yapılmış sapan. ZİNCİRİ SALYA ETMEK. (Fleet a cable): Demirleme zincirini, ırgat üzerinden kurtarıp güverteye salya etmeye denir. Uzun zaman zincir- likte duran zincirlere ve zincirliğe bakım için bu usul yapılır. ZİYALI ŞAMANDRA. (Lıghted hvay): Işıklı şamandradır. ZİNCİR TEL MARKALARI. Zincir boya markalarının zamanla boyala-rının çıkması sebebi ile beyaza boyanmış lokmalı baklaların lokmalarına sarılan tellere denir. ZİNCİR YUVASI. (WİIdcat): Yatav eksenli ırgatlarda eksenin her iki tarafına, düşey eksenli ırgatlarda eksene takılmış ve üzerlerine zincir baklalarının oturması için açılmış oluklardır. Eski gemilerde kullanılan kaplumbağanın görevini gören zincir yuvaları zincirin denize doğru akmasını önler. ZİRVE. (Summit, Peak): Dağ ve tepelerin en yüksek noktalarına denir. ZOKA. Kurşunlu balık iğnelerine denir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder