27 Mart 2017 Pazartesi

YAKIT DERECESİNİN SEÇİLMESİ :



Denizde kullanılan yakıtlar hiçbir zaman sadece viskozitelerine göre sipariş edilmezler. Bu uzun süreli ve ağır tartışmalarına ve taleplere neden olabilir.Bu nedenle geminin ihtiyaçlarını dikkatlice değerlendirmek ve yürürlükte olan uluslararası standartlara göre baz almak gerekir.Başlangıç noktası olarak gemideki ilgili depolama tanklarının ve yakıt sistemleri ısıtıcılarının ısıtma kapasiteleri ile ilgili dikkatli çalışmalar yapılmasıdır.Bu çalışma viskosite ve akma noktasının limitlerinin belirlenmesini sağlar.

Yoğunluk için üst sınır değeri, öncelikle seperatörün dizayn kriterini kontrol ederek ve daha sonra CCAI’a (Calculated Carbon Aromaticity Index ) göre makine üreticilerinin limitlerine göre bulunabilir veya hesaplanabilir. CCAI yoğunluğu maksimum ve/veya viskozite minumum değerde tutarak kontrol edilebilir.

Birçok makine üreticileri ideal yanma için gerekli yakıt kalitesi hakkında daha fazla ayrıntı sağlarlar  ve gemi sahipleri en azından makine üreticileri tarafından yakıtların özelliklerini belirleyen bir takım parametrelerin limitasyonlarına uymaları gerekir. Bu parametreler yakıttaki su, kül, sülfür ,karbon , vanadyum miktarı ve bazı üreticiler tarafından da belirtilen sodyum/vanadyum oranıdır.


Gemi sahibi olan sirketler gemilerine yakıt siparişi yaparken yakıtın 50 C deki viskosite değerine  ve yakıtın diğer özelliklerine göre verir.Ancak genelde yakıt satıcıları yakıtlarını ISO 8217 , BSMA 100 veya CIMAC standartlarına göre satışını yapar ve bu standartlardaki yakıt özellik değerlerini ve viskositeyi garanti eder. Eğer şirket sahibi yakıtın CCAI değeri konusunda da bir limit isterse burada bir problem çıkmaktadır.Çünkü hiçbir standartda CCAI değeri hakkında bir bilgi veya limitasyon yoktur. Böyle durumlarda yakıt satıcısı kendisine bağlı veya dışarıdan bir analiz laboratuarından alınmış değerlere göre bunu garanti etmek zorundadır. Ayrıca yakıt sözleşmelerinde bu CCAI değerinin de belirtilmesi gerekir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder