13 Mayıs 2017 Cumartesi

GEMİCİ TERİMLERİ - G HARFİ



GÖMEN A. Bak. İzbarçina bakama halat. GOMENATA. Bak. İzbarçina bükümü yoma. GOMtNA BAĞI. (Cable knot): Anele bağının kullanıldığı yerlerde ya¬pılan bağ. Bu bağa Anele bağı da denilir. GONKLU ŞAMANDIRA. (Gonk bııoy): Bir şamandıra üzerine yapılmış madenî çerçeve kuleye yerleştirilmiş gonk’tan ibaret şamandıra. GÖK DALGASI. (Celestial wave): İyonosfer tabakasına çarpan elektro manyetik dalgaların kırılmasından sonra meydana gelen dalga. GÖK EKVATORU. (Celestial Kquator): Her iki noktası kutuplardan 90 derece uzakta bulunan gök küresindeki büyük daire. GÖK KUTUPLARI. (Celestial pole): Kutuplardan geçen yer ekseninin gök küresini kestiği noktalardır. GÖK KÜRESİ. (Celestial splıere): Bütün gök cisimlerinin iç kısmında bulundukları tasawur edilen ve merkezleri arz ile müşterek yarı çapı sonsuz olan küre. GÖK MERİDYENİ. (Celestial meridian): Gök küresinde, gök kutup¬larından, arz üzerinde bulunan bir rasıtın (Gözlemcinin) başucu nok¬tasından geçen büyük dairedir. GÖKSEL ARZ/ENLEM. (Celestial latitude): Bir gök cisminin, eklipti- ğin kuzey ve güneyinde olan açısal mesafesi. GÖKSEL TUL, BOYLAM. (Celestial longtitude): Bir gök cisminin Ha¬mel (İlk bahar) noktasından doğuya doğru olan açısal mesafesi olup 360 dereceye kadar ölçülür. GÖKTAŞI. (Aerolite): Herhangi bir sebeple dahil oldukları manzume¬den kurtularak arz çekimine kapılan gök cisimlerine ait parçaların arz üzerine düşenlerine denir. GÖK UFKU. (Celestial horizon): Her bir noktası baş ve ayak uçların¬dan 90 derece uzaklıkta bulunan bir büyük dairedir. Bu, uzayda hissi ufuk ile hakikî ufkun kesişmesinden meydana gelen ufuktur. GÖNDER. (Spar): Genel manada, ufak deniz araçlarında kullanılan ucuna kanca takılı, kullanıldıkları maksada göre değişik çap ve uzun¬luktaki yuvarlak ağaçtan yapılmış çubuklardır. Genellikle ufak deniz araçlarında ve gemiden suya düşen cisimleri tutmakta kullanılır. GÖNDER. (STAFF): Güverteye dik olarak tespit edilen ve şapkasına millî sancak çekilen yuvarlak çubuk. Baş tarafta bulunan göndere cı¬vadra gönderi denilir ve üzerine demir sancağı çekilir. Kıç tarafta ola¬nına kıç gönder denir ve üzerine büyük milli sancak çekilir. GÖNDER ŞAMANDIRA. (Spar buoy): Silindir şeklinde ve bazen üst tarafları konik biçimde olan ve deniz içinde altlarındaki ağırlık dola¬yısıyla dik vaziyette duran saçtan yapılmış şamandıra. Kullanıldıkları yere göre muhtelif renk ve şekilde boyanırlar. GÖNYE POSTASI. (Midship frame): Gemilerin en geniş yerindeki pos¬ta. Mastori postası da denir. GÖRÜŞ. (Visibility): Ufkun, aydınlık ve görülebilir nitelikte olması. GÖRÜŞ MİKYASI. (Visibility scale): Deniz üzerindeki bir yerden de¬nizdeki bir cismin veya karanın görülebilme mesafelerini belirten cetvel. 0 Kesif sis cisim 50 yardadan görülmez. 1 Koyu sis »> 200 » » 2 Sis » 400 » » 3 Hafif sis 1) 1/2 Milden » 4 İnce sis, pus » 1 » » 5 Zayıf görüş » 2 » » 6 Hafif görüş D 5 » » 7 İyi görüş » 10 » J> 8 Çok iyi görüş » 30 t* » 9 Müstesna görüş » 30 Milden daha uzaktan görülür. GÖTÜRÜ KİRALAMA. (Lunıp Sum Charter): Bir gemide, kiracılar ta¬rafından kiralanan uzun ton veya ayak küp kapasitesidir. Kiracı, kira¬ladığı bu hacmi doldurup doldurmamakta serbesttir. Genel olarak tah¬mil tahliye masrafları kiracıya aittir. GÖZ ALTI. Ufak teknelerin karaya çekildiği üstleri ve yanları kapalı çekek yeri. GÖZCÜ. (Lookouts): Uzak mesafedeki gemileri, uçakları veya deniz üzerindeki herhangi bir cismi haber vermek için gemilerin yüksek yer¬lerine konulan personel. Gözcüler suüstü ve hava gözcüleri olmak üze¬re iki kısma ayrılır. Bunlardan suüstü gözcüleri ufuk seviyesini. Hava gözcüleri ise kademeli olarak havayı gözlerler. GÖZ DEMİRİ. (Bo\ver anchor): Bir tarafında iki demir bulunan de¬mirlerden pruvaya yakın olan ve ocaklık demirinin ilerisinde bulunan ve ocaklık demiri ile aynı evsafta olan demir. Gemiler demirlerken dai¬ma göz demirlerini kullanırlar. GÖZ LCÇASI. (BOWER HAWSPIPE): Göz demirinin yerine oturduğu loça. GÖZ YÜKSEKLİĞİ. (Heipht of eye): Gözlem yapan gözlemcinin deniz seviyesinden olan yüksekliği. GRADİN ASTARI. (Leeclı belly): Yelkenlerin gradin yakalanndaki yel¬ken bezini sağlamlaştırmak için yelkenin bu yakaları üzerine dikilen ikinci kat ensiz bez. GRADİN HALATI. (Lceclı ropc): Yelkenlerin yakalarına çepeçevre di¬kilen halat. GRADİN YAKASI. (Leech): Kaıe yelkenlerin güverteye dik olan yaka¬ları/Kenarları. GRİVA MATAFORASI. Yelken gemileri ile eski gemilerde, göz demirini kaldırmakta kullanılan ve pruvaya yakın olan matafora.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder